Yazı İçeriği
İsfahan gezimden izlenimlerimin yer aldığım bu yazıda, İran’ın en güzel ve en turistik şehirlerinden biri olan İsfahan hakkında bilgiler, İsfahan’da gezilecek yerler ve yapılacaklar şeyler hakkında bilgileri okuyabilir, İsfahan gezinizi planlayabilirsiniz.
Bir önceki yazım “Kaşan Gezilecek Yerler” içeriğinde de bahsettiğim üzere Kaşan-İsfahan arası orta sınıf otobüsler ile seyahat ettiğiniz takdirde bilet ücretiniz 30.000 Tümen civarıdır. Kaşan–İsfahan arası yolculuk 2,5 saat sürmektedir. İsfahan otobüs terminaline indiğiniz zaman dilerseniz taksi ile 5.000 Tümene ya da otobüs ile 500 Tümene şehir merkezine gidebilirsiniz. İnmeniz gereken durak Darvaz-e Dowlat Meydanı’dır. Burası gezginler için ucuz hostel olan Amir Kabir Hostel ve İmam Meydanı’na giden yolun kesişimidir.
16:30’da Kaşan’dan hareket eden otobüsümüz yaklaşık 2,5 saat süren yolculuk sonrası saat 19:00’da İsfahan’a varıyordu. Havanın kararmasına henüz 2 saat var. Öğlen güneşinin yakıcı sıcaklığı pek de geçmişe benzemiyor. Güneye indikçe sıcaklığın bir hayli arttığını hissediyorum. Zaten yola çıktığım günkü ten rengimle şu anki ten rengim arasında çok fark var.
İsfahan Gezi Notları
İsfahan otobüs terminalinde indikten sonra taksicilerin etrafınızı sarması kuvvetle muhtemeldir. Adımınızı attığınız her an bir taksici yanınıza yaklaşacaktır. Hızlı adımlarla taksi şoförlerinden kendinizi kurtarıp ana caddeye çıkınız. Burası Darvaz-e Dowlat’e giden otobüslerin geçtiği yer. Taksiye boş yere 5.000 Tümen vermeyin. 500 Tümene otobüse binin ve şoföre Darvaz-e Dowlat durağında inmek istediğinizi söyleyin.
Havanın kararmasına 2 saat kadar bir süre kaldığı için şehir merkezine ulaşım açısından pek de acele etmiyorum. Zira, bugünü kafamda bitirmiştim. İsfahan’ı dolaşmaya yarın başlayacaktım. Otobüs terminalinden Darvaz-e Dowlat Meydanı’na yürüyerek yaklaşık 20 dakikada geliyorum. Meydan dört yoldur. Meydana geldiğinizde yolun sol tarafı olan Sepah Caddesi yönüne doğru gidiniz. Cadde sizi ‘İsfahan’a hoş geldiniz’ tabelasıyla karşılıyor.
Sepah Caddesi, sizi İmam Meydanı’na götürecektir. Nitekim, meydana geldikten sonra Sepah Caddesi’ne yönümü çeviriyor ve beş dakikalık yürüyüş sonrası İmam Meydanı’na geliyorum. Sepah Caddesi aynı zamanda Chehel Sotun Sarayı ve Tarih Müzesi’ne de ev sahipliği yapmaktadır. Caddenin sağ tarafında Chehel Sotun ve sol tarafında ise Tarih Müzesi’ni görebilirsiniz.
Sepah Caddesi malum İmam Meydanı’na çıktığı için gece-gündüz burası bir hayli işlektir. Yaz ayları yabancı turistlerin de gelmesiyle birlikte bu kalabalık daha da bir artmaktadır. Cadde pırıl pırıl ve yol kenarlarını süsleyen ağaçlar ile doludur. Sağlı sollu çeşitli mağazaların bulunduğu caddede keyifli bir yürüyüş sonrası kendinizi ihtişamlı İmam Meydanı’nda bulacaksınız.
İmam Meydanı’ndan içeri adımımı atar atmaz tüylerim diken diken oluyor ve şaşkınlığımı yüz ifadelerimde gizleyemiyordum. Meydanı göz ucuyla bir süzdüm ve “Vay be!” dedim kendi kendime. Bu ne ihtişam, bu ne güzellik ve bu nasıl bir mimari gerçekten çok etkilendim. Buraya gelene kadar 20 dakika kadar yürüdüm ve havanın da sıcak olması nedeniyle biraz yorulduğumu hissettim. Neyse ki, İmam Meydanı’ndayım artık. Meydan içerisini dolduran vatandaşlar çimlere oturmuş piknik yapıyorlar. Sevgililer, aileler, akrabalar, farklı şehirden gelen misafirler ve turistler.
Hava hafiften karardı. İmam Meydanı’nın yanan ışıkları buraya ayrı bir zarafet kattı. Meydan içerisinde dolaşıp bir tur attım. Boş bulduğum çim üzerine yayıldım, uzattım ayaklarımı ve o anın keyfini çıkardım. Kâh gökyüzüne baktım, kâh meydanı seyre daldım. Etrafta cıvıl cıvıl çocuk sesleri, piknik yapan ailelerin Farsça konuşmaları ve sokak sanatçılarının ruhu okşayan Fars tasavvuf tınıları…
Yarın erkenden kalkıp bu şehri doyasıya gezmeliyim diyerek meydandan ayrılıyorum. Tekrar geldiğim yolu Sepah Caddesi’ni yürüyerek Darvaz-e Dowlat Meydanı’na geliyorum. Meydanda Valilik Binası ve bina önünde insanların oturması için banklar mevcuttur. Burada oturuyor ve notlarımı karıştırıyorum. Zira, İsfahan’da Couchsurfing kullanacağım.
Beni misafir edecek olan Mohsen Nassaji’i arıyorum. Dün kendisine, bugün için şehre geleceğimin haberini vermiştim. Kendisinin bilgisi var. Telefonda, evinin adresini bana mesaj olarak göndermesini rica ediyorum. Telefonu kapattıktan hemen sonra Mohsen, evinin adresini bana mesaj olarak gönderiyor.
Gideceğim yer Melikşahr Meydan-e Negin. Otobüs durağına gidiyor ve otobüs bekleyen bir vatandaşa bu adrese nasıl gidebileceğimi söylüyorum. Sağ olsun bana yardımcı oluyor ve Negin Meydanı’na beni götürecek olan otobüse bindiriyor. İran’da şehir içi toplu taşıma otobüslerinde seyahatleriniz 500 Tümendir. Bilet ücretimi otobüs şoförüne veriyor ve ön taraflarda bir yere oturuyorum. İran’da otobüslerin ön tarafında erkekler, arka tarafında ise kadınlar oturmaktadır. Otobüsün ön kapısından erkekler ve orta kapısından ise kadınlar binmektedir. Orta kapıdan binen kadınlar indiği vakit ön kapıya yönelerek bilet ücretleri olan 500 Tümeni şoföre vermektedirler.
İnanılmaz bir trafik var… Akşam saatleri olsa gerek diyeceğim ama öğreniyorum ki İsfahan’da günün her saati böylesine yoğun bir trafik oluşuyormuş. Normal karşılamalıyız bu durumu. Zira, İsfahan ülkenin turizm açısından yüksek potansiyele ve nüfus olarak da yoğunluğuna sahip şehirlerinden biri. 40 dakika süren yolculuk sonrası Melikşahr Meydan-e Negin durağında şoförün bana seslenmesiyle iniyorum.
İran’da ulaşımınızı toplu taşıma araçları ile sağlarken mutlaka şoför veya araç içerisindeki diğer yolculardan yardım isteyiniz. Belirtmek isterim ki, İngilizce bilen bir İran vatandaşından gezilecek yerler olsun, gideceğiniz duraklara kadar ufak bir kâğıda ana dilleri olan Farsça yazmalarını rica edin. Bu sizin işinizi kolaylaştıracaktır.
Negin Meydanı’nda iner inmez tekrar Mohsen’i arıyor ve kendisine geldiğimi söylüyorum. Beş dakikalık bekleme sonrasında Mohsen geliyordu. Ayaküstü tanışma sonrası eve geçiyoruz. Kapıyı açan kardeşi Mohammed. Mohammed, Fars Dili ve Edebiyatı öğretmeni, ağabeyi Mohsen ise Yazılım Mühendisi. İki kardeş çalışmak için İsfahan’a gelmiş ve kiralık bir evde yaşıyorlar.
Öğreniyorum ki Mohsen ve Mohammed kardeşlerin benimle birlikte aynı gece iki Litvanyalı gezgine de ev sahipliği yaptıklarını. Bu benim için çok güzel bir ortam. Yeni insanlar ile tanışmaktan inanılmaz keyif alıyorum. Eve geldiğimizde samimi bir ortam ile karşılaşıyorum. Günün yorgunluğu ve terinden kurtulmak için bir duş alıyorum. Duştan çıktığımda ise Litvanyalı gezginlerin geldiğini öğreniyorum. Gytis ve Zivile iki sırt çantalı gezgin. Kendileri ile tanışıyor ve sonra hep birlikte mutfağa geçerek akşam yemeği için bir şeyler hazırlıyoruz kendimize. Hazırlanan yemekleri afiyetle yiyor sonrasında gelyan (nargile) keyfi yapıyoruz.
Muhabbet sohbet derken saati de geç etmişiz. Saat gece 00.00’a geliyor. Ben gibi, Gytis ve Zivile de yorgunlar. Yarın erken kalkacağım. İsfahan’ı gezmek için sabırsızlanıyorum.
Sabah oluyor ve saat 08:00 sularında tüm ev halkı uyanıyor. Enerji vermesi ve pratik olması açısından yoğurt ile yulaf ezmesi karışımı kahvaltılarımızı yapıyoruz. İlk olarak saat 08:30’da Gytis ve Zivile çıkıyordu evden. Mohsen sağ olsun bana boş bir beyaz kağıda çizdiği İsfahan gezi haritası ile şehir gezintime katkı sağlıyor, önemli bilgiler veriyordu.
Saat 09:00’da evden ayrılarak Negin Meydanı’na geliyorum. Burada beş dakika bekledikten sonra Darvaz-e Dowlat’e giden otobüse biniyor, 500 Tümen bilet ücretimi şoföre veriyorum. Sabah erken saatler pek trafik yok. 15 dakika sonrasında Darvaz-e Dowlat’e geliyorum. Bu meydan İsfahan gezinizde önemli bir kavşak noktası. Gezilecek yerlerin birçoğu meydan çevresinde toplanmıştır. Yönümü ilk olarak tabi ki Sepah Caddesi’ne çeviriyorum. Burada ilk olarak Chehel Sotun ve İmam Meydanı’nı göreceğim.
Sanırım bugün bir hayli yorulacağım. Hava her zaman ki gibi açık ve bir tane bulut dahi yok. İsfahan gezinme başlıyorum…
Sepah Caddesi, sabah olmasına rağmen yine yoğun. Yer yer turistlerin olduğu caddede yerli halkın da yeni yeni dükkanlarını açtığını ve temizlik yaptıklarını görüyorum. Bu caddenin sonu sizi İmam Meydanı’na çıkarmaktadır. Caddeyi süsleyen ağaçlar ve yola düşen gölgeleri öğlen saatlerinde yürüyüşünüzü keyifli hale getiriyor. Yolun sağ tarafından yürüdüğünüz takdirde Chehel Sotun Sarayı’na ait park alanını göreceksiniz. Park alanını çevreleyen duvarlarda Allah (c.c) ait çeşitli sözler yer almaktadır. 100 metre kadar ilerledikten sonra ilk sağa dönün ve Chehel Sotun’a gelin. Burası gezinizin ilk durağı olsun.
İsfahan Gezilecek Yerler
Çehel Sütun Sarayı
Çehel Sütun Sarayı, Safevi şahı olan I. Abbas tarafından geniş bir saray ve bahçesi ile inşa ettirilmiştir. Farsçada 40 anlamına gelen Çehel, sarayın giriş kısmında yer alan yirmi ahşap sütun ve bu sütunların bahçedeki havuza yansımasıyla ortaya çıkan 40 sütun sayısı nedeniyle anılmaktadır. Şah Abbas ve yakın çevresine ev sahipliği yapmış olan saray seramik üzerine fresk ve tablolarla süslenerek dekore edilmiştir. Geniş bir bahçe alanına da sahip olan saray, sahip olduğu dekorlar ile oldukça göz kamaştırıcıdır.
Buradan ayrılarak 100 metre ilerisindeki İmam Meydanı’na geliyorum. Meydan girişinin her iki yakasını Pazar giriş alanları süslemektedir. Bu pazarların sonu sizi yine İmam Meydanı’na çıkaracaktır. Fakat önceliğiniz tabi ki tüm zarafetiyle sizi karşılayan İmam Meydanı olsun. Meydana adımınızı atar atmaz büyüleyici bir manzara ile karşılaşacaksınız. Sağ tarafa doğru baktığınızda muhteşem mavi-turkuaz renklere sahip çinili minareleri göreceksiniz.
Meydana giriş yapar yapmaz hızlı adımlarla o yöne doğru gittim. Yakından görmeliydim bu harikulade yapıyı. Şah Abbas öyle bir miras bırakmış ki İran’a sırf bu eser için bile buralara kadar gelinmeli diye düşünüyorum. İlber Ortaylı, ‘Bir Ömür Nasıl Yaşanır?’ adlı kitabında da İsfahan’dan bahseder ve mutlaka buranın ziyaret edilmesinin altını çizer. Burası sıradan bir meydandan öte yerel insanlar için adeta bir buluşma noktası, piknik ve alışveriş yeri. Elbette en önemlisi de dünyanın en popüler turistik cazibe merkezidir.
İmam Meydanı
Safevi Hükümdarı Şah Abbas’ın olağanüstü eseri olan kompleks dünyanın en büyük meydanları arasında yer almaktadır. 16. yüzyılda inşası tamamlanan İmam Meydanı muhteşem bir simetriye sahiptir.
Meydanın güney cephesini süsleyen İmam Camii, doğusunda ise Şeyh Lütfullah Camii bulunan kompleksi Ali Gapu Sarayı ve çarşı giriş alanları tamamlamaktadır. Meydandaki her bir camide yer alan muhteşem çini işlemeleri buraya ayrı bir hava katmaktadır. 508 metre ve 160 metre uzunluğunda dikdörtgen bir yapı bütünlüğüne sahip olan İmam Meydanı şehrin kalbi, İran’ın ise oldukça büyük bir öneme sahip turizm merkezlerinden biridir.
Ali Gapu Sarayı
İmam Meydanı içerisinde yer alan Ali Gapu Sarayı 7 katlı bir yapıdır. Şah Abbas tarafından 17. yüzyılda yaptırılan eser dönemin büyük hükümdarlarının misafirleri için kullanılmaktaymış. Sarayı süsleyen çiçek ve çeşitli hayvan figürleri buraya ayrı bir güzellik katmaktadır.
Ayrıca Okuyun: Kum Gezilecek Yerler
İmam Camii
Meydan içerisinde yer alan ve kompleksin adını alan İmam Camii 1598 yılında inşasına başlanmış ve 1611 yılında tamamlanmıştır. İran geleneksel cami mimarisinin tüm özelliklerine sahip olan yapı göz alıcı mozaik süslemeleri ile bir işçilik harikasıdır. 42 metre yüksekliğe ve 2 minareye sahip olan İmam Cami UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır.
Şeyh Lütfullah Camii
1603-1618 yılları arasında inşa edilen Şeyh Lütfullah Camii, göz alıcı mimarisi ve çini işlemeleri ile yine gözlerime seyir zevki sunan bir başka eserdi. İran’da geleneksel cami mimarileri gerçekten çok etkileyici. Muhteşem bir işçiliğe sahip olan Şey Lütfullah Camii, çiçek ve hayvan figürleri ile ayrı bir zarafet taşımaktadır. Camii, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer almaktadır.
Pazar Alanı ve Kayseriye Kapısı
İmam Meydanı’nın kuzey tarafında kalan Keisaria Kapısı şehrin kapalı çarşısıdır. Burada İran’a özgü halılar, yöresel el sanatları, bakırcılar ve oyma sanatına dair tezgahlar bulunmaktadır. İsfahan seyahatinizde hediyelik bir şeyler arıyorsanız geniş ürün yelpazesi ile aradığınızı bulabileceğiniz bir alışveriş yeridir.
Si-o-Se-Pol Köprüsü
Şehrin bir başka yaz akşamlarının vazgeçilmez yerlerinden biri de Si-o Se Pol Köprüsü’dür. Burada insanlar bir araya gelir ve gecenin ilerleyen saatlerine kadar keyifli vakit geçirirler. Yaklaşık 1 km uzunluğunda park yürüyüş alanının son noktası olan köprü 1602 yılında inşa edilmiştir. Farsçada 33 anlamına gelen köprü, 33 sütun üzerine inşa edilmesinden dolayı bu ismi almıştır. 300 metre uzunluk ve 14 metre genişliğe sahip olan köprü şehrin sıcak yaz akşamlarında dinlenmek için harika bir yerdir.
Ayrıca Okuyun: İran’ın Kültür-Sanat Şehri: Tebriz
Hacu Köprüsü
133 metre uzunluk ve 12 metre genişlikten oluşan köprü toplam 23 kemer üzerine inşa edilmiştir. Pers mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Hacu Köprüsü ülkenin kültürel zenginliğinin bir yansımasıdır.
Mescid-i Cuma (Ulu Camii)
Selçuklu mimarisinin adeta bir sembolü olan Cuma Camii bugün sahip olduğu ihtişamı ile şehrin önemli ziyaret merkezlerinden biridir. 1072-1092 yılları arasında Melikşah döneminde inşa edilen cami, birçok eklentiler ile Moğol ve Safevi izlerini de taşımaktadır. Kubbeli, dört eyvanlı ve geniş bir avluya sahiptir.
Ali Camii
48 metre yüksekliğe sahip minaresi ile şehrin her yerinden görülebilen Ali Camii Selçuklu Dönemi’nde inşa edilmiş ve Safevi Dönemi’nde yenilenmiştir.
Haruniye Camii
Ali Camii ile bitişik konumda yer alan Haruniye Camii, Şii dünyasında önemli bir yere sahiptir. Her yıl Şii dini törenlerinin düzenlendiği cami bugün ibadete açık hizmet vermektedir.
Culfa Mahallesi
Culfa Mahallesi, Ermenilerin yaşadığı bir yerleşim yeridir. İsfahan’ın belki de en lüks yerlerinden biri. Öyle ki, buraya geldiğimde değişen giyim tarzları ve lüks arabalar buranın elit bir bölge olduğunu gösteriyordu. Burada Vank Katedrali başta olmak üzere toplam 13 Hristiyan kilise ve katedral bulunmaktadır.
Vank Katedrali
İsfahan’ın Culfa Mahallesi’nde yer alan Vank Katedrali, Ermeni Apostolik Kilisesi’ne bağlı bir yapıdır. 17. yüzyılın başlarında Safevi Şahı I. Abbas döneminde Aras Nehri kenarında yaşamlarını sürdüren Ermenilerin bu bölgeden göç ettirilmesi sonucu yapılmış olan bir kilisedir. Vank Katedrali’nde (sözde) Ermeni Soykırımı kapsamında Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve Türk vatandaşlarına karşı bir propaganda yapılmaktadır. Kilise içerisinde soykırım üzerinden Türkiye’ye karşı nefret söylemlerini içeren resimlere ve yazılara yer verilmektedir.
Culfa Mahallesi’ni biraz dolaştıktan sonra hava da kararmaya başlamıştı. Sabah erken saatlerinden beri geziyorum. İsfahan’a gelmeden önce iletişime geçtiğim Mohammed Sjdi adlı bir arkadaş var burada. Kendisi ile Couchsurfing üzerinden iletişime geçmiştim. Evi müsait olmadığı için kabul edemedi beni ancak görüşmek istemişti. Ben de bunun üzerine kendisini arayarak yaklaşık 1 saat sonra İmam Meydanı’nda olacağımı söylüyorum. Culfa Mahallesi’nden ana caddeye çıkarak İmam Meydanı’na giden bir otobüse biniyorum. Yaz aylarında İsfahanlı ailelerin akrabaları ve turistlerin de gelmesiyle birlikte şehir bir hayli kalabalık oluyor. Dolayısıyla bu da trafiğe bir hayli karmaşık kılıyor. Mohammed’e 1 saat dememin nedeni de bu yöndeydi. Nitekim, otobüse biniyor ve yaklaşık 45 dakika sonra İmam Meydanı’na anca gelebiliyordum.
Benden 10 dakika sonra da Mohammed geliyordu. Kendisi ile buluşup biraz meydan çimlerinde oturuyoruz. Sonra bir şeyler yemek için beni bir restorana davet ediyor. Bunun üzerine meydandan ayrılarak Kaisareia Kapısı yakınlarında bir mekâna geçiyoruz. Burada meşhur çello kebabı ve içeceklerden oluşan bir yemek yiyor, sohbet ediyoruz.
Aradan geçen 2 saatlik zamandan sonra saatte 20:00 olmuştu. Çok yoruldum bugün. Mohammed ile tekrar meydana geliyoruz. Burada yarım saat daha oturduktan sonra ayrılıyorduk. Darvaz-e Dowlat meydanına gelerek buradan Melikşahr Meydan-e Negin’e giden ilk otobüse biniyorum. Yine trafik var! Yaklaşık 50 dakika sonra ancak gelebiliyordum eve.
Kapıyı Mohsen açıyor. Litvanyalı Gytis ve Zivile’in geldiklerini görüyorum. Duşa geçiyor üzerimdeki yorgunluğu atıyorum. Duştan çıktıktan sonra hep birlikte akşam yemeklerimizi hazırlıyor ve bir güzel karınlarımızı doyuruyoruz. Ardından biraz gelyan, biraz meyve ve hoş bir sohbet eşliğinde saati 23:00 yapıyoruz. Gytis, Zivile ve ben günün yorgunluğundan dolayı erken uyuyorduk.
Sabah 10:00 sularında kalktım. Zira, bugün de İsfahan’da olacağım ve gece otobüsü ile Şiraz’a geçeceğim. Gytis ve Zivile yine erkenden kalkıp çıkmışlar şehri gezmeye. Mohsen’in de benimle birlikte kalktığını görüyorum. Birlikte kahvaltı yapıyoruz. Ben saat 11:00 gibi şehre çıkıyorum. Geldiğim nokta yine Darvaz-e Dowlat Meydanı ve buradan İmam Meydanı’na geliyorum. Meydanda çokça zaman geçiyorum. Kah meydanın çimlerine uzanıyorum kah yürüyüş yapıyorum. Pazar alanlarını da yavaşça sindire sindire adımlıyorum. Etrafı gözlemliyor ve anın keyfini çıkarıyorum.
Öğleden sonra saat 16:00 olmuştu. Eve geçeyim ve biraz da Mohsen ve kardeşi ile birlikte zaman geçireyim diyorum. Zira, akşam 21:00 gibi Şiraz’a gitmek için evden çıkacağım. Eve geliyorum. Mohsen ve kardeşi ile zaman geçiyorum. Kendileri sağ olsun çok yardımcı oldular bana. Her ikisi de oldukça samimi ve güler yüzlü insanlardı. Burada biraz zaman geçirdikten sonra saati de 21:00 yapmıştım. Kendilerine her şey için teşekkür ediyor ve vedalaşıyordum.
Mohammed ile İmam Meydanı’nda buluşacağım. Kendisi sağ olsun beni aracıyla İsfahan otobüs terminaline götürecek ve Şiraz’a yolcu edecek. Meydana saat 21:50 sularında geliyorum. Mohammed de hemen arkamdan bir 10 dakika sonra geliyordu. Burada hiç durmadan araca geçiyor ve trafiğin de olması nedeniyle 40 dakika sonra İsfahan şehirlerarası otobüs terminaline geliyorduk. Gece 00:00 otobüsü ile Şiraz’a geçeceğim. Hamsafar Co otobüs firmasından 30.000 Tümene Şiraz’a bilet aldım. Yolculuğum yaklaşık 6 saat 30 dakika sürecek.
Mohammed’e ilgi ve yardımından dolayı teşekkür ediyordum ve saat 23:00’de vedalaşıp ayrılıyorduk. Şiraz’a olan yolculuğuma henüz 1 saat var. Ben de bu sırada yarım saat kadar terminali geziyorum. Sonrasında otobüsün de perona girmiş olduğunu görüyordum. Otobüsteki yerimi alıyor ve saat 00:00’da Şiraz’a gidecek olan otobüsümüz hareket ediyordu. Şiraz’a sabah 06:30 gibi varacağız. Başımı cama yaslayıp, gözlerimi kapayarak uykuya dalıyordum…