
Yazı İçeriği
Gaziantep’e gitmişken Kilis’e uğramamak olmazdı. 28 yıllık çalışma hayatımın 4,5 yılı burada geçti. Gönüllü gitmemiştim; “aslan sosyal demokratlar” döneminde Batman’a sürgün olmuş ve pazarlık sonucu Kilis’e tayin etmişlerdi. Gaziantep’ten Kilis’e 4,5 yıl her gün, sabah gidip akşam geri dönmüştüm. Dönemin valisi Muammer Güler Gaziantep’e tayin olmama engel olmuş ve Kilis’te görev yaptığım günlerde, aylık imza çizelgemi resmi yazıyla istemişti. Dönemin Kilis Valisi Aslan Kütük ise il müdürümün sicil notuma 95 vermesine karşın sicil notumun en alt sınırı olan 60’a düşürülmesini istemiş ve kendisi de en alt sınır olanı vermişti. O dönem neler yaşamıştım.

Antep’e gidince bütün bunları yeniden anımsadım. Her iki şehrin de sokaklarında amaçsızca dolaştım. Ruhuma iyi geldi, tazelendim. O günden bugüne inadım da hiçbir şeyin değişmediğini fark ettim. İşte bu duygularla yeniden Kilis yollarına düştüm.
Kilis Gezi Notları
Kilis-Gaziantep arası 58 km ve yaklaşık 1 saat sürüyor. Kilis 1995 yılına kadar Gaziantep’in bir ilçesi idi. Dönemin başbakanı, dönemin önce Genel Kurmay Başkanı daha sonra Doğru Yol Partisi’nden milletvekili olmak isteyen, aslen Kilisli olan Doğan Güreş’e hediye olarak Kilis il yapıldı. Doğan Güreş, Tansu Çiller ile uyumlu çalıştığını anlatmak için kullandığı terim daha sonraları çok popüler olmuştu. Başbakan “tak” diye emrediyor, bizde ”şak” diye yapıyoruz demişti. Bu ifadeden sonra Doğan Güreş’in adı “Tak-şak Paşa” olarak anılır olmuştu. Bu ikili Kilis’in şansı mı yoksa şansızlığı mı, bilmiyorum. Kilis’in il olma süreci budur. Bütün bu süreç dönemin yazılı ve görsel basınına böyle yansımıştı.
Bir şehrin içinde yaşarken, gündelik kargaşa içinde güzellik ya da çirkinliklerini fark edemiyoruz. Ben de geriye dönüp baktığımda bugün gördüğüm kimi şeylerin zamanında farkına varamamışım. İnsan zamanla olgunlaşıyor, birçok şeyin farkına varıyor, duyguları yumuşuyor, zevkleri inceliyor ve yaşamdan keyif almaya başlıyormuş. Kısaca yaşamda zararın neresinden dönersek karmış yani.

Güneydoğu Anadolu bölgesinde yer alan Kilis, üzümü, tavası ve pekmeziyle ünlüdür. Gaziantep’e 58 km uzaklıkta olan Kilis, Suriye sınırına ise 10 km uzaklıktadır. Merkez ilçe dahil 4 ilçesi bulunmaktadır.
Şehirde bulunan tarihi yapıların bazıları kapalı bazılarını da kamu kurumları kullanmaktadır. Kamu kurumlarının kullandığı bazı yapılar oldukça pis ve bakımsız. Çatom gibi.
İl Kültür Müdürlüğü şehir merkezine uzak bir bölgede, belediye görevlileri ve bazı muhtarlıklar tarihi yapılar konusunda ilgisiz ve bilgisiz görünüyorlar. Camilerin dışında, var olan diğer tarihi yapıların hiçbirinde bilgilendirme panoları bulunmuyor. 1516’da Mercidabık Savaşı burada yapılmıştır. Birçok gezi sayfasında bu bilgiye yer verilmemektedir.
Kilis Gezilecek Yerler
Ravanda Kalesi

Kilis’in Polateli ilçesine bağlı Ravanda Köyü’nde bulunan kale hakim bir tepe üzerine kurulmuştur. Kale burçlarının bir kısmı ayaktadır. Kalenin Kilis’e uzaklığı 24 km’dir.
Oylum Höyük

Kilis-Gaziantep karayolunda bulunan ve Kilis’e 7 km mesafedeki Oylum Köyü sınırları içindedir. 1997’de başlayan kazılar halen devam etmektedir. Höyüğün Güneydoğu Anadolu bölgesinin en büyük höyüklerinden biri olduğu belirtilmektedir.
Ulu Cami

Kilis’in en eski ve en büyük tarihi yapısının, 14. yy’da yapıldığı tahmin edilmektedir. Çok geniş avlusunun iki kapısı bulunmaktadır.
Neşet Efendi Konağı

Kilis eşraflarından Neşet Efendi’ye aittir. Konak 1925’de yapılmıştır. Konak, bahçe içinde bodrum üzeri iki katlı taş bir yapıdır.
Kamulaştırılan konak, 2012’den itibaren müze olarak kullanılmış ancak günümüzde ziyarete kapalı tutulmaktadır. Konağın kapısında veya etrafında bilgilendirici herhangi bir pano bulunmamaktadır. Konak kaderine terk edilmiş durumdadır.
Birçok gezi sitesinde burası Kilis Müzesi olarak anlatılmaktadır. Kilis’te müze bulunmamaktadır.

Dağlı Ahmet Bey Konağı, Eski Kaymakam Evi, Akıncı Konağı gibi birkaç konak daha bulunmaktadır. İl merkezinde bu konakları tanıtıcı herhangi bir bilgi veya yönlendirici tabela bulunmamaktadır. Sokaktaki kişilerin veya ilgili muhtarların da bu konaklarla ilgili bir bilgileri bulunmamaktadır. Bilen birine rast gelmek de tamamen tesadüf işi.
Salih Efendi Sokağı

Kilis’in tarihi sokak dokusunu en güzel biçimde günümüze yansıtan Salih Efendi Sokak, eski Kilis’i günümüze taşıyan örnek bir sokaktır.


Geleneksel bir “Kilis Evi” avlu, mutfak, odalar ve evin altında bulunan mağaralardan oluşmaktadır. Genellikle tek katlı olan kerpiç evler kırsal kesimde, bir veya iki katlı taştan yapılmış evler de kent merkezinde yer almaktadır.
Kastel (Çeşme)

İl merkezinde 16 tarihi kastel bulunmaktadır. Kastel çeşme demektir. Bu çeşmelerin suyu kent dışında açılan kuyulardan veya kaynak sulardan gelmektedir. Kastellerin çoğunluğu özgünlüğünü kaybetmiş ve susuzdur. Bazı çeşmeler taşınmaz kültür mirası olarak tescillenmiştir. Salih Ağa Kasteli, Küçük Çarşı Kasteli, Kurdağa Kasteli ve İspir Paşa Kasteli gibi.
Çocuk Kütüphanesi

1915’de kahvehane olarak yaptırılan tarihi bina, Cumhuriyet döneminde Halkevi olarak kullanılmıştır. Tarihi bina günümüzde Çocuk Kütüphanesi olarak hizmet vermektedir.
Kemaliye İlköğretim Okulu


Kemaliye İlköğretim Okulu, 1841’de cami olarak, daha sonra eklenen medrese ile 1904’e kadar cami ve medrese olarak hizmet vermiştir. 1904’den günümüze kadar çeşitli isimler adı altında okul olarak faaliyetine devam etmektedir. Prof. Ahmet Taner Kışlalı, Prof. Dr. Alaattin Yavaşça ve gazeteci Hıncal Uluç gibi Kilisli ünlü kişiler bu okulda öğrenim görmüşlerdir.
Paşa Hamamı


Paşa Hamamı 1567’de dikdörtgen planda yaptırılmıştır. Kilis hamamları içinde en büyük ve gösterişli olanıdır. Günümüzde de hamam olarak hizmet vermektedir.
Kilis Mevlevihanesi

Mevlevihane’nin 1535-1553 yılları arasında yapıldığı düşünülmektedir. Mevlevihane’den günümüze yalnızca semahanesi kalmıştır. Semahane cepheler boyunca sıralanan 21 adet pencere ve taş pencereleri sayesinde aydınlık ve ferah bir mekandır. Hükümet Konağı ile karşı karşıya bulunmaktadır.
Hükümet Konağı

Hükümet Konağı, 1925’de yapılmıştır. Tarihi yapı, Kilis, Gaziantep’in ilçesi iken 68 yıl Kaymakamlık Binası olarak hizmet vermiş, 1989’da Adliye Binası ve 2012’den günümüze ise Valilik Binası olarak hizmet vermektedir.
Kilis El Sanatları

Kilis’te yorgancılık, yemenicilik ve taş işçiliği gibi el sanatları geçmişten günümüze devam etmektedir. Bunlardan en önemlisi yorgancılıktır.

Saten kumaş üzerine iğneyle işlenerek yapılan “Kilis Yorganı” şehirle özdeşleşmiş bir el emeği ürünüdür. Saten (yüzü parlak kumaş), altı patiska olan Kilis yorganında astarlık bezin önemi, “astarı, yüzünden pahalı” deyiminin de kaynağını oluşturmaktadır.

Kilis’e gelmişken Cennet çamuru tatlısını ve Kilis tavasını tatmalısınız.


Şehirde piknik ve mesire alanları da bulunmaktadır.
1970’li yıllarda şehirde bulunan 8 çarşı da, Kilis’in cazibesini yitirmesinden sonra kaderlerine terk edilerek yok olmasına neden olmuştur. Bugün şehir merkezinde Kuyumcular Çarşısı dışında çarşısı bulunmamaktadır.
Aslına bakarsanız Kilis’in oldukça bereketli toprakları bulunmaktadır. Üzümü, zeytin ve inciri boldur. Yıllar öncesinde Kilis Şarabı ile ünlü iken, bugün bu topraklarda şarabın esamesi okunmamaktadır.
Şehrin oldukça bakımsız ve pis oluşu da yerel yöneticilerin becerikliliğinden olsa gerek. Bütün bunların üstüne Suriye Savaşı da şehrin üstüne kabus gibi çökmüş görünüyor. Şehirde kiminle konuşsanız yaşadığı hayattan, şehirden ve yerel yöneticilerden memnun değil.
Kilis’e yolunuz düşerse görün, yoksa çok şey kaybetmezsiniz.