Yazı İçeriği
Keyifli geçen bir Ulubey gezisinden sonra artık Ordu‘yu gezme vakti gelmişti. Sabah saat 08:00’de Ordu’ya gidebilmemiz için Ulubey ilçe çıkışına gelerek otostop çekiyoruz. İlçe köylerinde yaşayan bir vatandaşın bizi aracına alması ile birlikte 23 km’lik mesafeyi yaklaşık 20 dakikada alarak Ordu’ya ulaşıyoruz. Evden kahvaltı yapmadan çıkmıştık. Ordu şehir merkezinde gezginlerin uğrak mekanı olan tostçu babada birer tost yeme düşüncemiz vardı. Burada kahvaltımızı yapıyor ve Soner abinin bir kaç esnaf tanıdıklarını da ziyaret ediyoruz. Daha sonra Ordu’da gezilecek yerleri ziyaret etmek için gezimize başlıyoruz.
Ordu şehir merkezini güzel kılan bu görüntünün bir benzerine de Ardeşen’de rastlamıştım. Köprünün birkaç noktasında aile çay bahçeleri mevcut. Yazın burası eminim cıvıl cıvıl oluyordur.
Ordu Gezilecek Yerler
Aziziye Yalı Cami
İlk durağımız olan Aziziye Yalı Camii’ne geliyor ve çevresinde kısa bir gezinti yapıyoruz. Sultan Abdülaziz zamanında yaptırıldığı ve adının da bu nedenle Aziziye Camii olarak isimlendirildiği tahmin edilmekte. Cami ahşap olmasından dolayı yıkılmaya başlayınca 1890 yılında Kadı Zade Hasan Efendi tarafından kesme ve moloz taş ile yeniden inşa ettirilmiş. Zeminle üç katlı, soğan kaideli ve tek şerefeli minaresi bulunmakta.
Aziziye Camii gezimizden sonra Atatürk Anıtı ziyaretimiz ve sahil boyu yürüyüşümüz oldu. Boztepe’ye çıkan teleferikler de buradan kalkmakta. Oldukça geniş bir alana kurulu olan anıtı sağlı sollu çay bahçeleri ve yürüyüş parkurları tamamlıyor. Yazın, buraların kalabalık olduğunu düşünürsek oldukça işlek bir yere sahip olduğunu anlayabiliriz. Ordu-Giresun Havaalanı’nın da yapılacak olması buraya yerli ve yabancı turistlerin de gelmesine katkı sağlayacaktır. Atatürk Anıtı’nın olduğu yerin sol tarafında kumsal alan bulunmakta. Burada, kıyı yerlerde denize girilebilir alanlar mevcut.
Taşbaşı Kilisesi
Samsun yönünden gelirken Ordu şehir merkezine girişte kalan Taşbaşı Kilisesi’ne yürüyerek geliyoruz. Karadeniz sahil yolunun kenarında bizi karşılıyor bu güzel yapı. Taşbaşı Kilisesi, Ordu merkez Taşbaşı Mahallesi’nde yer almaktadır. 1853 yılında kubbe hariç tamamı kesme taştan, doğu batı istikametinde dikdörtgen planda yapılmış. Doğuda büyük bir apsis, yanlarda ise iki küçük apsis bulunmakta. Kilisenin ana mekanı iki sıralı üç sütunla ve üç nefe ayrılmış.
Kilisenin semerdam çatısı sütunlarla desteklenen kemerlerle taşınmakta. Batısında kuzey ve güneye açılan iki giriş kapısı var. Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 02.07.1987 tarih ve 3440 sayılı kararı ile Korunması Gerekli Kültür Varlığı olarak tescillidir. Ordu’ya gelecek olan yerli ya da yabancı turistler için kilise sokağında karşılıklı 4 adet butik otel de mevcuttur.
Bilal Köyden Açık Hava Basın Müzesi
Gezmekten büyük bir keyif aldığım Ordu şehir merkezinde bu defa Basın Müzesi’ne geliyoruz. Türkiye‘nin ilk köy gazetesini çıkaran Bilal Köyden’in adı verildiği Bilal Köyden Açık Hava Basın Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Ordu’nun Uzunisa Köyü’nde 1929 yılında “Güzel Ordu” adıyla kendi imal ettiği el yapımı tahta dizgi makinesi ile Türkiye’nin ilk köy gazetesini çıkaran Bilal Köyden kentte görev yapan merhum gazetecilerin fotoğrafları ile anıları yer almaktadır.
Karadeniz Tiyatrosu
Karadeniz Tiyatrosu aynı zamanda Türkiye’nin ilk bölge tiyatrosu olma özelliğini taşıyor. Tiyatronun ilk genel sanat yönetmeni, Muhsin Ertuğrul tarafından görevlendirilen Şehir Tiyatroları yönetmen ve oyuncusu Ergün Köknar oldu. Kurumun ilk misafir sanatçısı ise Suna Pekuysal. Resmi kuruluş tarihi 18 Haziran 1964.
İlk sahne Atatürk Kültür Merkezi olarak hizmet eden dönemin Halkevi’dir. 1974’te ise Aydın Üstüntaş sayesinde tiyatro kendi sahnesine taşınmış. 1993 yılında ise talihsiz bir yangın sonucu sahne kullanılamaz hale gelmiş. Kurucu Uğur Gürsoy bu yaşanan talihsiz yangının ardından Ordu’da ilk tiyatronun sergilendiği tarihi kilisede oyunları sahnelenmesi önerilmiş. Kiliseye ek bina yapılarak hem tiyatronun kaldığı yerden devam etmesi sağlanmış oldu, hem de tarihi kilise yeniden kullanılır hale gelmiş oldu. Sahne aynı zamanda diğer etkinlik ve gösterimlere de ev sahipliği yapıyor.
Hamidiye Camii
Karadeniz Tiyatrosu’nu dolaştıktan sonra valilik binası yolu üzerinde bulunan Hamidiye Camii bizi karşılıyordu. Hamidiye (Hükümet) Camii, ahşap ve taş malzemelerin bir arada kullanıldığı bir yapı olarak Ordu halkına hizmet vermekte. Vilayet binası yolu üzerinde bulunan cami 1890-1892 yılları arasında yapılmış. Küçük ve kare planlı bağdadi iç kubbesi vardır. Ordulu şair ve eski Ordu Belediye Başkanı Tıflı Efendi tarafından yazılmış bir kitabesi de bulunmaktadır.
Yine aynı yol üzerinde bulunan Orduspor’un stadına uğruyoruz. Stat içerisinde öğrenciler antrenman yapıyorlardı. Kısa bir gezi sonrası fotoğraf çekiniyorum.
Ve artık Boztepe’ye çıkma zamanı gelmişti. Teleferik ile Boztepe’ye çıkmadan Ordu tam anlamıyla gezilmiş sayılmaz. Teleferik ile Boztepe’ye gidiş-dönüş bilet ücreti 5 TL. Yaklaşık 4-5 dakikalık teleferik yolculuğu sonrası Boztepe’deyiz. Biz her yükseldiğimizde Ordu şehrinin o güzel manzarasını kuş bakışı seyretme fırsatı yakaladık. Yukarıdan bir harika görünüyor şehir.
Boztepe, denizden 450 metre yükseklikte olup şehrin tüm güzelliklerinin, Karadeniz’in muhteşemliğinin, şehir merkezi, Kirazlimanı, yeşil ile mavinin ahengini özellikle de yazın dağ köylerini en iyi görebileceğiniz yerdir.
Ordu şehir merkezinden minibüs seferleri mevcuttur. Yeme-içme ve dinlenme tesisleri ayrıca bulunmaktadır. Çamlık alanda piknik yapmak da mümkün. Ordu’da yamaç paraşütü yapmak henüz bana nasip olmadı. Yılın her ayı Ordu’nun tüm güzelliklerini yamaç paraşütü yaparak görebilmeniz mümkün.
Boztepe’de Soner abi ile önce bir geziyor sonra şehri tam karşıdan gören bir yere oturup kendimize bir demlik çay söylüyoruz. Günün yorgunluğunu manzaraya karşı sıcacık çaylarımızı yudumlayıp sohbet ederek üzerimizden atıyorduk.
Dört günlük Ordu gezime eşlik eden Soner Gürkan Yücel’e bir kez daha buradan teşekkür ederim.