
Yazı İçeriği
Mostar’dan yola çıkıyorsunuz… Birkaç viraj, biraz yeşillik, biraz taş evler derken kendinizi bambaşka bir yerde buluyorsunuz. Vardığınızda, önce bir durup etrafınıza bakmak istiyorsunuz. Çünkü karşınızda badanalı duvarları, kayalara sımsıkı tutunmuş taş çatılarıyla zamana meydan okuyan bir tekke görüyorsunuz. O kadar yakından değil ama… Başınızı epey bir kaldırmanız gerekiyor, çünkü tekke adeta dağın bağrına yaslanmış. Kayanın yüzeyi o kadar dik, o kadar yüksek ki, gökyüzünü görmek bile boynunuzun biraz ağrıdığını hissettirecektir.
O an serin bir esinti gelip teninize çarpıyor ve kulağınıza doğanın belki de en güçlü seslerinden biri çalınıyor: Buna Nehri’nin kaynağından kükreyerek çıkışı. O kadar berrak, o kadar güçlü, o kadar canlı ki… Hemen yanı başınızda bir nehir değil de, sanki hayatın ta kendisi akıyor gibi.
Blagay, Bosna Hersek’in güneyinde, Mostar’a yaklaşık 12 kilometre uzaklıkta küçük bir köy. Ama sıradan bir köy değil; yüzyıllardır ayakta kalan, suyla, taşla, dualarla şekillenmiş bir ruha ev sahipliği yapıyor. Osmanlı döneminde dervişlerin inzivaya çekildiği tekke, bugün hem maneviyat arayanların hem de doğasına hayran kalan Türk ve yabancı gezginlerin uğrak noktası.
Ama ne yazık ki çoğu turist Blagay’a sadece günübirlik uğruyor. Otobüsler sabah geliyor, öğle saatlerinde nehir kenarında balık yeniyor, birkaç Instagram fotoğrafı çekiliyor ve sonra hemen dönüş başlıyor. Her şey bir koşuşturma içinde… Oysa Blagay, size sadece tekkeyi gezdirip göndermek için var olmamış. Onun asıl güzelliği, detaylarında ve sakladığı küçük sırlarında gizlidir.
Blagay’a birkaç defa gittim. Her seferinde başka bir yüzünü gösterdi bana. Bu yazımda, o gezilerimden süzülen tüm tecrübeyle sana hem tekkeyi hem de Blagay’ın sunduğu her şeyi anlatmak istiyorum.
Eğer bu yazının tamamını okumaya vaktin yoksa — biliyorum, bazen sadece hızlıca özet görmek istersin — senin için Blagay’da mutlaka yapılması gerekenleri ve kaçırmaman gereken manzaraları aşağıya kısa bir şekilde sıraladım.
Ama küçük bir uyarı: Blagay, öyle bir çırpıda geçilecek bir yer değildir sevgili arkadaşım.
Blagay Köyü’nde Ne Yapılır?
Blagay, Akdeniz havasıyla sarmaş dolaş olmuş bir yer gibi. Serin nehri, taş köprüleri ve yeşilin bin bir tonuyla tam bir şifalanma noktası. Burada zaman yavaşlıyor; sen de yavaşla. Kendini iyi hissedeceksin.
Blagay Tekkesi, yani eski derviş tekkesi, sadece mimarisiyle değil, enerjisiyle de insanı mest ediyor. Hemen yanında kaynağından fışkıran Buna Nehri ile birlikte manzara adeta bir tabloyu andırıyor. Sessizce otur, izle ve sadece anı yaşa.
Doğayla biraz daha iç içe olmak istiyorsan Buna Nehri’nde kısa bir kano turu yapabilirsin. Özellikle sabah erken saatlerde suyun üzerindeki sis, gerçekten mistik bir atmosfer yaratıyor.
Bölgedeki küçük şarap üreticilerinde yerel şarapları deneyimleyebilirsin. Özellikle Blatina ve Zilavka üzüm çeşitlerinden yapılan şaraplar hem hafif hem de aromatikmiş. Ben çay içmiştim. Sana da tavsiye ederim. İyi kafa yapıyor. 🙂
Geceyi Blagay’da geçirmek istiyorsan doğa ile iç içe, sakin ve temiz bir konaklama yeri önerim: Motel Kolo. Nehir kıyısında uyanmak gibisi yok.
Bosna Hersek’te araç kiraladıysan ve öyle geziyorsan, tekkeden yaklaşık 7-8 dakikalık yürüme mesafesinde ücretsiz park alanları var. Özellikle yazın kalabalık saatlerinde bu bilgi altın değerinde. Kıymetimi bil.
Blagay Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Küçük bir köyden çok daha fazlası…
Blagay deyince çoğu kişinin aklına ilk gelen şey derviş tekkesi oluyor. Ama aslında bu köy, tarih boyunca birden fazla kimlik giymiş, her biri de birbirinden ilginç izler bırakmış. Doğası bir yana, tarihi ve mimarisiyle de Bosna Hersek’in en özel köylerinden biri.
Peki, bu köyde seni tam olarak neler bekliyor?
Blagay Nerede?
Blagay, Mostar’ın yaklaşık 12 kilometre güneydoğusunda, Buna Nehri’nin doğduğu noktada yer alıyor. Bölge, “Akdeniz Hersek’i” olarak da anılıyor çünkü buranın iklimi, Bosna’nın diğer yerlerine göre çok daha yumuşak. Zaten “Blaga” kelimesi de yerel dilde “ılıman” anlamına geliyor. Mostar’da hava sıcaktan kavururken, Blagay’da hafif bir esintiyle serinlersin.
Kısa Bir Tarih Bilgisi
Blagay’ın hikayesi aslında çok eskilere dayanıyor. İlk olarak İlirya döneminde yerleşim alanı olarak kullanılmış. Ardından Bosna Krallığı döneminde önemli bir merkez haline gelmiş. 15. yüzyılda ise Osmanlı’nın eline geçmiş ve işte o bildiğimiz tekke de tam bu dönemde inşa edilmiş. Atalara rahmet olsun.
Bugün köy, UNESCO’nun Geçici Miras Listesi‘nde yer alıyor ve resmi olarak Bosna Hersek’in en güzel köyleri arasında gösteriliyor. Ve açıkçası bu unvanı sonuna kadar da hak ediyor.
Ne Tür Bir Mimari Seni Bekliyor?
Blagay’da gezerken bir anda kendini Orta Çağ’a, bir adım sonra da Osmanlı dönemine ışınlanmış gibi hissedebilirsin. Burada;
- Orta Çağ’dan kalma kale kalıntıları
- Osmanlı döneminden yerleşim yerleri
- Taş köprüler
- Tekkeler ve eski çeşmeler
…gibi birçok tarihi yapı bir arada bulunuyor. Özellikle mimariye ilgin varsa, Blagay tam bir açık hava müzesi gibidir. Gözün de, gönlün de açılacaktır.
Nehirler ve Manzaralar
Buna Nehri’nin doğduğu yer tam olarak tekknin yanı. Suyun, devasa kayalığın altından çıkışı gerçekten nefes kesici. İnsan ürperiyor yani. Yakınlardaki Bunica Nehri de en az onun kadar güzel. Her iki nehir de sadece birkaç kilometre uzunluğunda, ama suyun berraklığı, serinliği ve doğayla kurduğu o saf bağ, seni kendine hayran bırakacaktır.
Kıyısında oturup bağdaş kur ve sadece suyun sesini dinle. Türkiye‘deki dertlerini geride bırakacaksın, gözlerini kapatıp tefekkür edeceksin arkadaşım.
Sakinlik Hissedeceksin, İyileşeceksin
Mostar’ın enerjisi seni biraz yorduysa, Blagay tam anlamıyla onun “küçük kız kardeşi” gibi. Aynı Akdeniz havası, aynı taş evler, aynı tarihi doku… ama çok daha yavaş, çok daha sakin bir tempo. Turist kalabalığından uzaklaşmak ve gerçekten “bir yerlere gitmiş” gibi hissetmen için birebir.
Ne Kadar Zaman Ayırmalı?
Çoğu turist buraya sadece 1-2 saatliğine uğruyor: tekkeyi görüyor çorbayı içmeden kalkıyor. Ya da nehir kenarında alabalık yiyor ve sonra yoluna devam ediyor. Yabancı ne anlar hoşaftan, maneviyattan. Bence bu büyük bir kayıp. Blagay sadece “A, güzel yermiş. Hadi dönelim.” yeri değil; “kalacaksın, hissedeceksin, daralan göğsünü açacaksın, şükür edilecek” yerdir.
Kültüre de ilgilin varsa, doğayı da seviyorsan, burada rahatlıkla bir tam gün geçir derim. Hatta zamanın varsa bir gece konaklamanı da öneririm. Akşam sessizliği, sabah kuş sesleri, nehirden gelen serinlik… Mostar’da böyle bir sakinliği kolay kolay bulamazsın. Benden söylemesi.
Blagaj’da Yapılacak ve Görülecek En İyi 8 Şey
Derviş Tekkesi’ni (Blagay Tekkesi) Ziyaret Et
Eğer Blagay’da sadece bir tek şey yapacak olsaydın, bu kesinlikle Blagay Tekesi, yani Derviş Tekkesi olurdu. Zaten çoğu kişinin Blagay’a gelme sebebi de bu yapı. Ama çoğu kişi sadece manzaranın fotoğrafını çekip geçip gidiyor. Oysa bu yer, içine girildiğinde çok daha fazlasını fısıldıyor…
15. yüzyılın başlarında inşa edilmiş. O zamanlar, Sufi tarikatlarının ruhani yaşamını temsil eden bir merkezmiş. Bugün artık aktif bir tekke olmasa da, müze olarak ziyarete açık ve gerçekten etkileyici bir atmosfere sahip.
Bunica Nehri’nde Tekne Gezisine Çık
Eğer Blagay Tekesi’nin maneviyatı ruhuna iyi geldiyse, şimdi doğanın sesine kulak verme zamanı… Blagay’a sadece birkaç kilometre mesafede yer alan Bunica Nehri, kısa ama şahane bir yer. Uzunluğu sadece 10 kilometre.
Bunica’nın kaynağı hala gizemini koruyor. Bilim insanları bile yerin en az 70 metre altına inen bu doğal kaynağın tam derinliğini ölçebilmiş değil. Bu özelliğiyle, Avrupa’nın en derin karstik kaynaklarından biri olma unvanını taşıyor.
Ama senin için en önemli detay şu: Bu derinlik, suya öyle bir güç katıyor ki, nehir kaynağından adeta coşarak fırlıyor.
Bu kadar güçlü bir kaynağa rağmen, Bunica’da yapacağın tekne gezisi oldukça sakin ve meditatif bir deneyim. Su öylesine berrak ki, teknenin yanından geçen endemik alabalıkları bile izleyebiliyorsun. Bu sessizliği, sadece doğanın sesiyle bölünen anlar sana şehir hayatının ne kadar gürültülü olduğunu hatırlatıyor. İnsan İstanbul’a dönmek istemiyor vallahi.
Burada Kravica Şelaleleri‘ndeki gibi turist kalabalıkları yok; hatta biraz şanslıysan, tek başına bir tekneyle suda süzülebilirsin de. Suyun üzerinde ilerlerken etrafındaki yeşillikler, kayaların arasından süzülen güneş ışığı ve serin hava insanı adeta hipnotize ediyor.
Eğer biraz daha hareketli bir macera arıyorsan, Bunica Nehri’nde kano ya da kayak turu da yapabilirsin. Hafif akıntılı ama güvenli parkurlar sayesinde doğayla iç içe spor yapmak için harika bir alana ev sahipliği yapıyor. Tur şirketleri ekipman sağlıyor, yani ekstra bir hazırlık yapmana da gerek kalmıyor.
Tekne ya da kano turuna çıkmadan önce yanına mutlaka su geçirmez bir telefon kılıfı al ve kameranı hazırla. Çünkü su yüzeyindeki yansımalar, kaya duvarları ve gölgede parlayan yeşiller, tam bir görsel şölen sunuyor. Instagram’da filtreye ihtiyaç duymayacağın nadir yerlerden biri diyebilirim.
Stjepangrad Kalesi’nde Yürüyüş Yap
Blagay’da kafanı kaldırdığında, tam da tekkenin ardındaki 200 metrelik kaya duvarının zirvesinde, ayakta duran bir kale silueti göreceksin. Stjepangrad Kalesi ya da diğer adıyla “Star Grad” yani Eski Şehir, zamanın ve rüzgârın şekillendirdiği bir taş hafıza gibi durur orada. Kaleye yürümek zor değil.
Stjepangrad sadece Osmanlı ya da Bosna Krallığı dönemiyle sınırlı değil; burası Demir Çağı’ndan beri bir yerleşim yeri. Yani attığın her adım, yüzyılların üzerinden geçiyor aslında. Kaleye bugünkü adını veren kişi ise, Bosna Krallığı’nın etkili isimlerinden biri olan Dük Stjepan Vukčić Kosača.
Kale daha sonra Osmanlılar tarafından ele geçirilince Blagay’ın kaderi, bu kaleyle birlikte şekillenmiş.
Blagay Tekkesi’nin olduğu alandan başlayan patika, yaklaşık bir kilometreden az. Çok dik sayılmaz ama güneşli bir günde sıcak ciddi anlamda yorucu olabilir. O yüzden sabah erken saatleri veya gün batımına yakın zamanları tercih et derim.
Yanına mutlaka bir su şişesi, iyi tabanlı yürüyüş ayakkabıları ve bir şapka al.
Kaleye vardığında, tek kelimeyle nefes kesici bir manzara seni bekliyor: Aşağıda kıvrıla kıvrıla akan Buna Nehri, onun kıyısına kurulmuş Blagay köyü, uzakta görünen karstik dağlar ve arada bir süzülen yırtıcı kuşlar…
Hatta yanında termosla kahve taşı. Burada mola ver, manzaraya karşı ayaklarını uzat, anın tadını çıkar. Vallahi şu an bu yazıyı yazarken bu rahatlamaya o kadar ihtiyacım var ki. Sen yaparsan kulaklarımı çınlat. Güzel sözlerle…
Via Ferrata Blagaj
Eğer yürüyüş beni kesmedi, tekkenin huzuru ruhumu fazlasıyla dinlendirdi ve “Biraz da aksiyon olsun.” diyorsan o zaman sen kaşındın. Blagay’ın dik kayalıklarına tırmanabilirsin.
Burada, doğayla fiziksel olarak gerçekten temas kurabileceğin bir yer var: Via Ferrata Blagaj.
Bosna Hersek’te çok sayıda via ferrata rotası var ama Blagay’daki rota, özellikle ilk kez tırmanacaklar için ideal. Hem güvenli hem de heyecan verici. Çelik halatlar, sabit merdivenler ve tırmanma basamakları sayesinde tırmanış teknik bilgilere ihtiyaç duymadan yapılabiliyor. Üstelik bir rehber eşliğinde, tüm ekipman sağlanarak çıkılıyor. Kask, emniyet kemeri, karabina… hepsi hazır.
Rahat ol, bu deneyimde “deneyimsiz” olmak seni hiçbir şekilde engellemez. Sadece biraz cesaret ve iyi bir çift ayakkabı yeter.
Bu tırmanış, Blagay’ın çevresindeki Podruzje Kanyonu boyunca ilerliyor. Yaklaşık üç saat süren bu parkurda şelalelerin, kaya yüzeylerinin, doğal terasların yanından geçiyorsun.
Ama asıl ödül tırmanışın sonunda. Kanyonun sırtına vardığında, Neretva Vadisi ve Hersek ovalarının geniş manzarası gözlerinin önüne seriliyor. Manzara öyle büyüleyici ki, bir süre sessiz kalıp sadece nefes almak istiyorsun. Hatta ağlamak serbest. Rahatlarsın. Kuş gibi olursun.
Ha, açık söyleyeyim: Ben hala bu rotayı tamamlamadım. Yükseklik korkumdan değil, vakit bulamadım sadece. Ama orada birkaç defa tırmanış yapan arkadaşlarım var ve hepsi aynı şeyi söylüyor: “Fatih, kendini aşma hissi muhteşem bir şey dostum!”
Lazy Bar’da Dinlenebilirsin
Bazı yerler vardır ya… Gideceğinizi bilmezsiniz ama bir anda orada saatlerin nasıl geçtiğini de anlamazsınız. Adı gibi: tembel, hayattan hiçbir şey istemeyen bir ruh hali…
Buna Nehri kıyısında, ilk bakışta bile “burası başka bir şey” dedirtiyor. Rengarenk koltuklar, sallanan hamaklar, karışık mobilyalar ve doğal gölgelik alanları…
Hava sıcak mı geldi? Sorun değil. Lazy Bar’da masa başında oturup içeceğini yudumladıktan sonra, doğrudan suya atlayabiliyorsun! Vallahi öyle. Barın önünde yer alan küçük bir iskele sayesinde, tereddütsüz kendini kristal berraklığındaki Buna’ya bırakabilirsin.
Hatta bazı dayılar, ablalar ellerinde kokteylleriyle suya giriyor, öyle keyif yapıyorlar.
Burada zaman yavaş akıyor ve sen de onunla birlikte yavaşlıyorsun. Gerçi Blagay’da her şey yavaş.
Kitabını çıkar, kulaklığını tak ya da sadece gözlerini kapat ve anın tadını çıkar.
Blagaj Müzesi’nde Bosna Kahvesi Sanatı
Yolculuklarımız bazen bizi tarihi yapılarla, bazen ise insan kalbinin sıcacık yankısıyla karşılaştırır. Blagay’daki Blagay Müzesi, aslında ikinci söylediğimi yansıtıyor. Zaten kendi seyahatlerimin de ana teması her zaman insanlar, insan hikayeleri üzerinedir.
Burası ev sıcaklığında bir kültür yolculuğuna çıkarıyor sizi.
Müze, Bosnalı çift Sabiha ve Haso tarafından işletiliyor. Onların hikayesi, müzenin içinde yatıyor. Haso, gençliğinden beri Bosna Hersek’in dört bir yanını gezmiş, geleneksel objeleri, antikaları, el işi eserleri toplamış. Her biri ayrı bir anıyı, dönemi ve ruhu taşıyor.
Bugün bu nadide parçalar, ailenin restore edilmiş geleneksel taş evinde, Hersek dokusunu koruyarak sergileniyor. Duvarda bir Osmanlı duvar saati, köşede el dokuması kilim, raflarda kahve cezveleri… Her obje sanki bir şey anlatıyor.
Evin en güzel kısmı ise mutfak… Burada Bosna kahvesi yapılıyor.
Sabiha, küçük bir ücret karşılığında sana gerçek bir kahve ritüelini adım adım gösteriyor. Açık ateşte kavrulmuş kahve çekirdeklerinin o kendine özgü kokusu burnuna doluyor. Sonra bakır cezve, kahve köpüğü, tatlı olarak yanında gelen ev yapımı incirli kek… Ve en önemlisi, kahveyi beklerken edilen sohbet.
Blagay Müzesi’nin belki de en güzel yanı, bir turist gibi değil, bir misafir gibi karşılanmanız. Giriş ücretsiz. Kar amacı güden bir müze değil; kültürlerini yaşatmak ve paylaşmak isteyen iki güzel insanın emeği.
Restoran Vrelo’da Nehir Alabalığı Yiyin
Buna ve Bunica nehirleri, sadece manzarasıyla değil, aynı zamanda sağlıklı ve lezzetli alabalıklarıyla da meşhur. Nehirlerin serin sularında yetişen bu alabalıklar, restoranın mutfağında ustalıkla hazırlanıyor.
Vrelo’nun menüsündeki en özel tatlardan biri: ızgarada pişirilen taze alabalık, yanına eşlik eden taze blitva (bizim pazıya benzeyen ama kendine has hafif farklılığı olan harika bir yeşillik) ve nefis patatesle servis ediliyor.
Restoran Vrelo, Buna Nehri’nin hemen kıyısında. Yemek yerken aklınızda sadece şu olur: “Ne kadar güzel bir yerdeyim.” Özellikle gün batımında, nehir ışıldarken, taze alabalıkla dolu bir tabak ve yanınızda sevdiğiniz biri varsa, Blagay’dan hatıra olarak kalacak bir anınız olur.
Imperial-Royal Emporia Şaraphanesi’nde Şarap Tadımı
Eskiden, Viyana’daki Avusturya sarayına özel kırmızı şaraplar üreten bu şaraphane, günümüzde çok daha geniş bir yelpazeyle hizmet veriyormuş. Yerel üzüm çeşitlerinden elde edilen beyaz şaraplar, küveler ve kırmızılar arasında gezinirken, aslında Hersek’in şarap yapımındaki ustalığını da tadıyorsunuz.
Eğer biraz şarap bilgisi edinmek istersen, çalışanlar sana keyifle bölgedeki şaraplar, üretim teknikleri ve tadım notları hakkında bilgi veriyorlar.
Blagay Tekkesi’ne Nasıl Gidilir?
Blagay’a gitmenin en konforlu ve hızlı yolu araba kiralamak. Hem Mostar’da hem de çevrede kalıyorsanız, arabanız olduğunda istediğiniz saatte Blagay’a gelip, dilediğiniz kadar kalabilirsiniz. Yollar iyi durumda.
Alternatif Ulaşım Araçları
- Taksi: Mostar’dan Blagay’a taksiyle rahatça gidebilirsiniz. Gidiş-dönüş pazarlığı yaparsanız, fiyatlar daha makul olur.
- Otobüs: Mostar’dan kalkan minibüs veya otobüsler Blagay’a düzenli sefer yapıyor. Fiyatlar uygun.
- Rehberli Turlar: Eğer Boşnak tarihine ve doğasına ilginiz yoğunsa, rehberli bir Hersek turuna katılmayı düşünebilirsiniz. Turlar Blagay’ı da içeriyor.
Blagay’da Nerede Kalınır?
Eğer burada konaklamak isterseniz, birkaç yer paylaşayım:
- Motel Kolo ($): Buna Nehri’nin hemen yanında, küçük ama yüzme havuzu olan hoş bir yer. Konforlu ve uygun fiyatlı.
- Hotel Buna ($$): Geniş bahçesi ve restoranı var. Butik otel havasında, rahat ve şık.
- Villa Kozor ($$$): Sadece size özel bir villa kiralayabilirsiniz. Huzur ve mahremiyet garantili.
Blagay’a ulaşım ve konaklama konusunda kafanızda soru kalmasın diye mümkün olduğunca net ve detaylı bilgiler sundum. Yine de soruların olursa aşağıdaki yorum kısmından bana yazmaktan çekinme.
Bu Yazılar da İlgini Çekebilir
- Mostar’dan Saraybosna’ya Nasıl Gidilir?
- Mostar’dan Poçitel’e Nasıl Gidilir?
- Mostar’dan Kotor’a Nasıl Gidilir?
- Mostar’a Gitmeden Önce Bilmeniz Gerekenler
- Mostar’da Görülmesi Gereken En Güzel Yerler
- Saraybosna’dan Mostar’a Nasıl Gidilir?
Balkanlar; her köşesinde farklı bir hikâye barındıran, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle olduğu kadar doğal güzellikleriyle de öne çıkan eşsiz bir coğrafyadır.
Bu benzersiz bölgeyi daha yakından tanımak ve seyahatinizi en verimli şekilde planlamak isteyenler için, Balkan ülkelerine özel birebir seyahat danışmanlığı hizmeti sunuyorum.
Rota planlamasından konaklama önerilerine, yerel deneyimlerden ulaşım seçeneklerine kadar ihtiyaç duyabileceğiniz her adımda yanınızdayım.
Siz de Balkanlar seyahatinizi bir adım öteye taşımak isterseniz, detaylı bilgiye Seyahat Danışmanlığı sayfamdan ulaşabilir, benimle doğrudan iletişime geçebilirsiniz.