Yanartaş Kilisesi, Kayseri

Kayseri gezimin son yazısı Ağırnas, Gesi, Germir, Tavlusun ve Erciyes’i kapsamaktadır. Bölge Ermenilerin, Rumların ve Türklerin ortak yaşadıkları yer özelliği taşımaktadır. Muhteşem doğası, tarihi yerleşim yerleri, uçsuz bucaksız yeraltı şehirleri, taş evleri, konakları ve güvercinlikleriyle görenleri hüzünlü de olsa, kendine hayran bırakıyor. 

Ağırnas, Kayseri şehir merkezine yarım saat uzaklıkta, Melikgazi ilçesine bağlı 4 bin nüfuslu bir beldedir. Mimar Sinan’ın doğduğu yerdir. Volkanik arazi üzerine kurulmuş olduğundan dolayı verimli toprakları sınırlıdır. Bu nedenle bölgede dokuma ve beziryağı üretimi oldukça yaygınmış.

Ağırnas’ın Ermeni ve Rumları bu toprakları terk etmek zorunda kalmışlar. Onlardan geriye kalan bazı yapılar bugün de ayakta duruyor. 1924 mübadelesinde Yunanistan’a göç edenler “Arkides” köyünü kurmuşlar.

Ağırnas’ta bulunan belediye görevlisi ve aynı zamanda gönüllü rehber gibi çalışan Ahmet Bektaş gelenlere yardımcı oluyor. Ahmet Bektaş’ın aksine Ağırnaslıların içinde bulundukları tarihi bölgeye çok duyarlı olmadıkları izlenimi edinilmiştir. Bazı kişiler de bu izlenimi doğrulamışlardır.

Ağırnas Girişi

Mimar Sinan Evi

Dünyaca ünlü Mimar Sinan’ın doğduğu ve 22 yaşına kadar yaşadığı ev yeniden restore edilerek ziyarete açılmıştır. Ünlü mimar 1489’da Ermeni veya Rum bir ailenin çocuğu olarak burada doğmuştur. Ev 2 katlı ve üç bölümden oluşmaktadır. Ev ilginç bir mimari yapıya sahip bulunmaktadır. Evin bir bölümü kayalara oyulmuştur.

Mimar Sinan Evi

Çeşmeler

Rehberimizin anlattığına göre, Mimar Sinan doğduğu köye, Ağırnas’a 3 çeşme yaptırmış, bugün bunlardan ikisi ayakta duruyor. Çeşmeler tekrar tekrar restore edildiğinden dolayı mimari bir özellik taşımadıkları izlenimi veriyor insana.

Ağırnas'ta Bir Kahvehane

Kütüphane

Ağırnas’a 1986’da açılan ilk okul bugün kütüphane olarak kullanılmaktadır.

Ağırnas Kütüphanesi

Agias Prokopis Kilisesi

1857 tarihli kilise uzun yıllar depo olarak kullanılmıştır. Kilisenin girişinde “Ağırnas Kültür Merkezi” olarak yazılı olmasına karşın yapı boş durumda bulunuyor. Kapı sürekli kapalı olup görevli gelen olursa kapı açılıyor.

Agias Prokopis Kilisesi

Bezirhane

“Bezirhaneler 250-300 yıl önce; günümüzde fabrika gibi yerler olarak -kabul edilir- bezir yağı üretirmiş.” Geçmişten günümüze gerek Germir gerekse Ağırnas’ta yok denecek kadar sayısı azalmıştır, az kalmıştır. Bunlardan birer tanesi restore edilerek ziyaret açılmıştır.

Ağırnas Bezirhane
Ağırnas Bezirhane

Arap Ocağı Mağarası

Ağırnas’ın içinde tesadüfen bulunan ve iki ay önce restore edilerek turizmin hizmetine açılan Arap Ocağı Mağarası.

Arap Ocağı Mağarası

Yeraltı Şehri

Ağırnas’ın girişinde sağ taraftaki Aşağı Pınar’da bulunuyor. Yeraltı şehrinin M.S. 1-13. yüzyılları arasında kullanıldığı bilinmektedir. Girişinde yer alan büyük değirmen taşı, gerektiğinde kapatılarak güvenlik sağlanıyor. Yeraltı şehrinin içinde bir yaşam alanında bulunması gereken her şey bulunuyor. Buranın uzunluğunun 12 km olmasına karşın küçük bir bölümü ziyaret edilebiliyor.

Ağırnas Yeraltı Şehri
Ağırnas Yeraltı Şehri

Gilaburu

Ağırnas çevresinde yetişen “gilaburu” meyvesi ve suyunu deneyebilirsiniz. Gilaburu kırmızı renkli, nohut büyüklüğünde meyveler veren, boyu 3 metreye ulaşan çalı görünümüne sahip toplu halde beyaz çiçekler açan bir ağaçtır. Böbreğe, uyku bozukluğuna, yüksek tansiyon gibi rahatsızlıklara iyi geldiği ifade ediliyor.

Gilaburu Meyvesi

Ayrıca Okuyun: Talas’ta Gezilecek Yerler

Şehir merkezine 10 km uzaklıkta bulunan Gesi, birçoğumuzun hafızasında “Gesi Bağları” türküsüyle yer tutmaktadır. Kaya kiliseleri, yeraltı şehirleri, camileri, manastırları, köprüleri, taş evleri  ve güvercinlikleriyle tarihi ve önemli bir turizm merkezidir.

Kayabağ Köyü’ndeki 19. yüzyıla ait Yanartaş Rum Kilisesi, güvercinlikler ve asırlık camiler asırlık niteliklere sahip görünmektedir.

Gesi Bağları

Gesi Güvercinlikleri

Zamanında Gesi bağlarının gübre ihtiyacını karşılamak üzere yapılan güvercin evleri. Her güvercinlikte yüzden fazla yuva olduğu söylenmektedir. Güvercinlikler 2-3 metre çapında 8-10 metre yüksekliğinde ve tamamı taştan inşa edilmiştir. Bölge halkı buradaki güvercinlerin etinden, yumurtasından ve gübresinden faydalanmıştır. Yine bölge halkının ifadesine göre, Kayseri mantısının özelliği güvercin etinden yapılmasıdır. Mantı günümüzde bu özelliğini kaybetmiştir. Güvercinlikler kendi kaderine terk edilmiş durumdadır.

Gesi Güvercinlikleri

Kayabağ Köyü

Gesi’ye çok yakın durumda olan Kayabağ Köyü bir dönem Rumların yaşadığı bir yer imiş. Köyün eski adı Darsiyak’mış. Köyde bulunan, 1837 tarihli Yanartaş Kilisesi bütün tahribata rağmen ayakta kalmaya devam ediyor. Kilise köyün içinde bulunmasına rağmen kilisenin içi gelen giden herkes tarafından tahrip edilmiş görünüyor. Kilisenin yanında bulunan ve günümüzde kullanılmayan iki katlı okul binası da tarihi bir yapıdır. Gerek kilise gerekse okul binası kendi kaderine terk edilmiş duruyor.

Yanartaş Kilisesi, Kayseri
Yanartaş Kilisesi, Kayseri

İl merkezine 8 km uzaklıkta bulunan Tavlusun, Kayseri’nin Melikgazi ilçesine bağlı bir mahalledir. 1960’ların başında adı “Aydınlar” olarak değiştirilmiştir. Köylülerin verdiği hukuk mücadelesi sonucu 1988’de eski adını geri almıştır.

Tavlasun, Kayseri

Tarihi 600 yıl öncesine uzanan köyde Ermeniler, Rumlar ve Türkler birlikte yaşamıştır. Vadilere oyulmuş yerleşim alanları, kilise ve manastırları bulunmaktadır. Tavlusun’un tescilli 2 kilise, 3 cami, 4 çeşme, 2 köprü, 1 su kemeri ve 1 su kuyusu bulunmaktadır.

Tavlasun

Tavlusun ve Germir 1996’da SİT alanı olarak ilan edilmiş ama tarihi yapıları korumak için tek bir adım bile atılmamıştır. Bu köylerin sokaklarında dolaşıldığında, her ne kadar koruma altına alınmış gibi görünse de, kendi haline bırakılmışlığın onu kaçınılmaz sona hazırladığı her halinden belli oluyor gibi.

Tavlasun

Ayrıca Okuyun: Kayseri Gezi Rehberi

Germir, Kayseri’ye 5 km uzaklıkta bir yerleşim yeri. Şehrin genişlemesiyle birlikte şehirle birleşmiş, bütünleşmiş durumdadır. On gün önce Kayseri’ye bir gezi için gittiğimde, Ağırnas, Gesi, Tavlusun, Talas ve Kayseri’yi dolaştım. Kayseri’nin yanı başındaki bu tarihi yerleşim yerleri, Talas ve Derevenk vadisinin devamında bir dere havzasındaki görülmeye değer görüntüleri ve geçmişten günümüze içinde taşıdıkları zengin tarihi ve uygarlığı yansıtıyorlardı.

Kayseri’de bulunan Germir, 12. yüzyıldan 1923’e kadar uzanan geçmişinden, daha çok Hristiyanlardan oluşan, Ermeni, Rum ve Türklerin bir arada dostça yaşadığı bir yerleşim yeridir. 1915’de önce Ermeni Techiri ve daha sonra 1923’de Rum mübadelesinden sonra bu bölgede sadece Türkler kalmıştır.

Germir, Kayseri

1878 tarihli Ankara Salnamesi’ne (Yıllığı) göre köyde 1500 Rum, 1000 Ermeni ve 500 Müslüman yaşamaktadır. Yine 1900’lü yıllarda bir köy olan Germir’de 4 okul, 4 eczane, 25 doktor, 35 dükkân, 6 cami, 2 Rum ve 1 Ermeni kilisesi bulunuyormuş. 1892 yılına ait Rum kayıtlarına göre ise köyde bulunan dört okulda, 5 öğretmen ve 242 öğrenci bulunuyordu. 1823 yılına ait Ermeni kayıtlarına göre 115 öğrencinin bulunduğu bir Ermeni okulu mevcutmuş. Ayrıca Ermeniler ve Rumlar yaşadığı dönemde köy, içinde 2000 kitabı bulunan bir kütüphanesi varmış.

Günümüzde bunların hiçbiri yok. Geçmişten günümüze kalan eski evler ve kilise de yok olmayla karşı karşıyadır. Yıkılmaya yüz tutan kilise ahır olarak kullanılmaktadır. Germir’in bir başka özelliği de Üç Oscar ödülüne sahip, ünlü ABD’li yönetmen Elia Kazan’ın ailesinin memleketidir. Zülfü Livaneli’nin arkadaşı ve dostu olan ünlü yönetmen Elia Kazan ile ailesinin memleketi Germir’e yolculuğunu anlattığı, ”Elia ile Yolculuk” adlı kitabı okumakta yarar var.

Germir, Kayseri

Germir kelimesinin anlamı ile ilgili çeşitli görüşler bulunmaktadır. Bunlardan en yaygın olanı, Ermenicede kırmızı anlamına gelen ”Garmir” kelimesidir ki, bu bölgede bulunan yapıların inşasında kullanılan kırmızı taşlarla ilgili olduğu düşünülmektedir.

Germir adı, İçişleri Bakanlığı 1940 yılında hazırladığı 8589 sayılı genelge ile isim değişimleri resmileşmiş ve “yabancı dil ve köklerden gelen ve kullanılmasında büyük karışıklığa yola açan yerleşim yerleri ile tabii yer adlarının Türkçe adlarla değiştirilmesi” başlatılmıştır. 

Yine İçişleri Bakanlığı’nın 1968’de yayımladığı “Köylerimiz” isimli eserinde, 12.000 köy adı Türkçe adlarla değiştirilmiştir. Adı değiştirilen köylerden birisi de Germir’dir. 1960 yılının başında Germir’in adı “Konaklar” olarak değiştirilmiştir. Köylülerin hukuk mücadelesi sonucu, 2000 yılında yeniden eski adına kavuşmuştur.

Germir'de Bir Evin Kapısı

Murat Gültekin “Mekanın Hafızası Yer Adları” kitabında, “Yer adları milletlerin/kültürlerin mekanla kurduğu karşılıklı ilişkinin tarihi kayıtları durumundadır. Toplumlar bu ilişki çerçevesinde edindikleri tecrübeleri mekanlara ve mekanların en belirleyici ve ayırt edici özelliklerinden biri olan yer adlarına yansıtmışlardır. Toplumlar “yer” leri adlandırarak kendi kültürel kimliklerini onlara nakşetmiş ve bu yolla da mekanları kendilerinin kılmışlardır. Bu bağlamda yer adları kendisini belirleyen kültürler tarihin karanlıklarında yok olup giderken onların birer kültürel mesajı olarak yaşamaya devam ederek günümüze kadar ulaşmıştır.” Germir köylülerin isim değişikliğine karşı mücadele etmelerine bir de bu gözle bakmak gerekir sanırım.

Yine kitaba göre, “Mekana ait en önemli unsurlardan biri olarak yer adları güç ve hakimiyet mücadelesinde kullanılabilecek enstrümanlardan biridir. Çünkü toplumlar çoğu zaman adlandırma üzerinden kendi siyasetlerini oluşturmakta ve jeopolitik güç mücadelesindeki pozisyonlarını buna göre belirlemektedirler.” Yani yer adlandırmaları, güçlü olanın siyaset yapma biçimi olarak tanımlanabilir.

Germir, Kayseri

Mekanlar ve mekanların taşıdıkları adlar ait oldukları kültürlerin değerlerini de içinde barındırırlar. Mekanların içinde yaşayanlar değiştikçe, kültürler de değişir. Bu bağlamda yer adları bugün ait oldukları kültürün değerlerini taşısa da, yine de sadece onlara ait değildir.

Germir, günümüzde geçmişinden çok uzak, nüfus yapısı tümden değişmiş, hayvancılıkla uğraşan ve dışarıdan pek çok göç almış bir Kayseri mahallesi olarak varlığına devam etmektedir.

Ayrıca Okuyun: Kapadokya’da Gezmeniz Gereken En İyi 15 Turistik Yer

Erciyes Kayak Merkezi

Kayseri şehir merkezine 20 km uzaklıkta, 3917 metre yüksekliği olan Erciyes Dağı’na kurulan bir kayak merkezidir. Kayak merkezinde birçok kafe, restoran, otel ve cami bulunmaktadır. Bölgede günübirlik ve ücretsiz kullanılabilecek 2000 kişilik piknik alanları bulunmaktadır. Piknik alanı yaz-kış kullanıma açıktır.  Erciyes, Kayseri-Develi karayolunun tam ortasında ve ulaşımı kolaydır.

Erciyes Kayak Merkezi, Kayseri

Kayseri’ye yolunuz düşerse pastırma, sucuk ve mantı popülerliğine kapılmadan tarihi ve kültürel yerleri görün. Daha önce yaşamış bütün insanları sevgiyle hatırlayın, onlardan bize kalan yadigarlara, eserlere saygılı olun ve koruyun derim.

Yolunuz açık olsun!

Veli Yalçın
11.12.1963 Küçük Yapalak Köyü Elbistan, Kahramanmaraş’ta dünyaya geldi. İlkokulu Eskişehir, ortaokulu Adana ve liseyi İstanbul’da bitirdi. Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdari Bilimler Fakültesi Sosyal Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bölümüne 1982 yılında girdi ve 1986 yılında bitirdi. 1988 yılında Sivas ve Ağrı Patnos’ta askerlik görevini kısa dönem olarak yaptı. Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Sosyoloji Bölümlerinde yüksek lisans bölümlerine devam etti. Ocak 1989 yılında Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nda (şimdiki adı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı) Sosyal Hizmet Uzmanı olarak Sivas, Gaziantep, Ankara, Batman, Kilis ve Aydın’da çalıştı. Gaziantep Çocuk Yuvası ve Gaziantep Yetiştirme Yurdu’nda Müdür olarak görev yaptı. Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (daha sonra SES ile birleşti) kurucularındandır. Haziran 2014 ve Mayıs 2015 tarihleri arasında Aydın Efeler Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü olarak görev yaptı ve Mart 2016 tarihinde emekli oldu. Şiirleri Fransız Postası, Alleben, Sanat ve Hayat, Bizim Dergi, Sosyal Hizmet, Sosyal Hizmet Sen. ve Gerçek Sanat gibi yurt içi ve yurt dışında ve “yersiz yurtsuz” ve “süje” İnternet dijital dergilerinde yayımlandı. Bugüne kadar 23 ülke, 72 şehir dolaştı. Ülkemizde ise 81 ilin 70’ine gitti. Aydın Denge Gazetesi’nde gezi yazıları yayımlandı. Halen Gaziantep Sabah Gazetesi’nde haftada iki gün ve hadigez.com İnternet sitesinde gezi yazıları yayımlanmaktadır. Veli Yalçın’ın yayımlanmış kitapları: * Kuşlar Su İçti Dilinden (Şiir, Favori Yayınları 2017) * Gezdim Gördüm Yazdım (Gezi Notları, Favori Yayınları 2018) * 1961 Yılından Bugüne Sosyal Hizmet Dergileri (Sabev Yayınları 2022)

Yazıya ilişkin düşüncelerinizi yazabilir, merak ettiklerinizi sorabilirsiniz.

Yorumunuzu giriniz!
Lütfen adınızı buraya giriniz.