Yazı İçeriği
Lavanta Kokulu Köy’den sonra Burdur’a döndüm. Bu yaşıma kadar yolum Burdur’a düşmemişti. Zihnimde kente dair herhangi bir şey de yoktu. Anladım ki Burdur ülkemizde haritada yeri en az bilinen şehirlerin başını çekiyor. Gezilere çıkmadan önce yaptığım ayrıntılı okumalarda, daha önce gidenlerin kenti nasıl tanımladıklarına bakarım. Herhangi bir yerde bu tanımı da bulamadım.
Burdur Gazetesi’nde Yusuf Erkan ile yapılan bir söyleşide “Zamanın Ötesinde Burdur” (*) nitelemesini okuyunca, şehri görme ve tanıma merakım arttı. Aynı söyleşide Yusuf Erkan şehri; “Turistik olarak Antalya ve Muğla‘nın, ekonomik olarak Denizli’nin ve politik olarak Isparta’nın gölgesinde kalmış bir kent olarak tanımlamaktadır. Tarihi boyunca bir geçiş bölgesinde yer almış. Şimdi küçük illerimizden biri ama önceden büyük yerleşmeler yöresiydi. Büyük yerleşmeler yöresi olmasının izlerini hemen hemen her yerinde görmek mümkün. Hangi yerleşim birimine giderseniz gidin -köy, kasaba, ilçe fark etmeyecek biçimde- antik kent, höyük, anıtsal ağaç veya kalıntılara rastlamak olası.” (**) diye anlatıyor.
Kalacağım otele yerleştikten sonra sokağa çıkıyorum. Şehir bir ana cadde üzerine kurulu, caddenin üst kısmı yukarı pazar, alt kısmı ise aşağı pazar olarak biliniyor. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi nedeniyle öğrencilerin yoğun olduğu ve oldukça hareketli bir yaşama sahip olduğu görünüyor. Ayrıca bedelli askerlik yapanların ve ailelerinin iyi bildiği yer. Şehir, adını verdiği Burdur Gölü kıyısına kurulmuş, oldukça temiz ve düzenli sokak ve caddelere sahip. Birbirinden güzel kafeleri, restoranları, parkları ve gezilip görülmesi gereken konakları var.
Şehrin sahip olduğu doğal güzellikleri ve tarihsel zenginlikleri de unutmamak gerek. Şehir merkezinde bulunan gezilip görülmesi gereken yerlerin hepsi yürüme mesafesinde. Ayrıca her damak zevkine hitap edecek Burdur şiş ve ceviz ezmesini atlamak olmaz.
Burdur–Antalya arası 120 km, Burdur–Isparta arası 40 km ve Burdur–Denizli arası 140 km’dir. Ayrıca Burdur–Isparta Süleyman Demirel Havalimanı arasındaki mesafe 33 km.
Burdur Gezilecek Yerler
Yeşiltepe
Yeşiltepe, şehrin manzarasının en güzel izlenebildiği yerlerden biridir ve 2002’de belediye tarafından düzenlenerek halkın kullanımına açılmıştır.
Tarihi Konaklar
Burdur şehir merkezinde Osmanlı’dan kalma çok güzel konaklar, cami, medrese, kütüphane, su terazisi gibi görülmeye değer tarihi yapılar vardır.
17. yüzyıl eserleri Taş Oda ve Bakibey Konakları, 19. yüzyıl eserleri Mısırlılar (Hinnaplı Ev) ve Piribaşlar Evleri, Ark Suyu Sarnıcı Su Terazileri ve Derviş Mehmet Paşa Kütüphanesi gibi.
Doğa Tarihi Müzesi
Doğa Tarihi Müzesi, 19.yüzyıldan kalma Kavaklı Rum Kilisesi, Doğa Tarih Müzesi olarak hizmet veriyor.
Müze, Ankara’daki, Maden Tetkik Arama Doğa Tarihi Müzesi’nden sonraki ikinci müzedir.
Arkeoloji Müzesi
Arkeoloji Müzesi, şehir merkezinde ve içerisinde bulunan 60 bine yaklaşan eserlerle birlikte ülkemizin önemli müzelerinden birisidir. 2008’de “Gezilip Görülmeye Değer Müze” ödülüne layık görülmüştür. Müzede; bahçe bölümü, heykel salonu ve küçük eserler salonu olmak üzere 3 bölüm var. Sagalassos arkeolojik kazılarında çıkarılan eserler burada sergileniyor. Müzenin bahçesinde Pirkulzade Kütüphanesi, Osmanlı mimarisinin örneklerinden birisi olarak görülmeli.
Ulu Camii
Ulu Cami, şehir merkezinde ve saat kulesi ile yan yanadır. Tarihi eski olmakla birlikte 1914 depreminde yıkılmış ve 1919-1922 yılları arasında yeniden inşa edilmiştir.
Saat Kulesi
Saat Kulesi, şehir merkezinde ve Ulu Cami bitişiğindedir. 1936’da inşa edilmiş. Kulenin yüksekliği 30 metre.
Burdur Gölü
Burdur Gölü, Türkiye’nin 7. büyük gölü. Göl suyu oldukça tuzlu olup ülkemizin en derin göllerinden birisidir. Derinlik bazı bölgelerde 100 metreyi bulur. Dünyada nesli tükenmekte olan “dikkuyruk” ördeklerinin % 70’ine ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca göl 85 farklı türde 300 bin su kuşunun ev sahibidir. Burdur Gölü’nün şehir merkezine uzaklığı 4 km.
Salda Gölü
Salda Gölü hakkında detaylı bilgi için sitemizde bulunan “Türkiye’nin Maldivleri: Salda Gölü” başlıklı yazımıza bakılabilir.
İnsuyu Mağarası
İnsuyu Mağarası, Burdur–Antalya karayolunun 13. km’sindedir. Ulaşımı oldukça kolay ve rahattır. 1965’de turizme açılmış. Mağara içerisinde irili ufaklı 9 göl olduğu söyleniyor. Mağarada gezilebilen alanının uzunluğu 330 metredir.
Sagalassos Antik Kenti
Sagalassos Antik Kenti’n tarihi, M.Ö. 12.000 dayanır. Burdur’a 33 km, Ağlasun ilçesine 7 km uzaklıkta yer almaktadır.
Ağlasun–Sagalassos arası yol oldukça dik, virajlı ve bozuk bir yol. Antoninler Çeşmesi’nin görkemiyle tanınan Sagalassos Antik Kenti, dünyanın en yüksek (1.500 metre) rakımlı, 9 bin kişilik tiyatrosu ve kaya mezarlarıyla bilinir.
Antik kentin gerek görünümü gerekse manzarası gerçekten etkileyici.
Ayrıca şehrin civarında görülmesi gereken birçok yer var. Sessiz ve sakin bir şehir olmasına karşın çok eski bir tarihe ev sahipliği yapmış bir ilimiz. Burdur’un doğal güzelliği ve tarihi zenginliği görülmeye değer.
Yolunuz herhangi bir şekilde Burdur’a düşerse ya da Burdur’dan geçerse gezip görmeden geçmeyin. Gerçekten de, zamanın ötesindeki bu şehir hak ettiği tanınmamayı veya az bilinmeye layık değil.
(*) Yusuf Erkan’ın “Zamanın Ötesinden Burdur Gezi Rehberi’nden esinlenme.
(**) Yusuf Erkan’ın 21 Mayıs 2015 tarihli Burdur Gazetesi’ndeki söyleşisinden.
Güzel paylaşım için teşekkürler.
Çok teşekkür ederim abi.