Zerdüştlük Nedir?

Zerdüşt’ü muhtemelen duymuşsunuzdur. Fakat tam olarak Zerdüştçülük nedir? Zerdüştçülüğü diğer dinlerden ayıran farklılıklar nelerdir? Bu inancı bilmek neden önemlidir? Platon ve Sokrates gibi büyük filozoflar neden bu inanç üzerine yoğunlaştı ve ilgilendi? Neden Sasani İmparatorluğu ile bağlantılı? Medler ve Persler, Zoroaster, Sessizlik Kuleleri, Farvahar ve Ahura Mazda kimdir, nedir?

Zerdüştçülük Nedir? Zerdüştçülük Hakkında Bilgi

Tarihin en eski inançlarından biri olan Zerdüştçülük, Zerdüştilik ya da Mecusilik hakkında bilgilere gelin hep birlikte bir göz atalım…

Zerdüştçülük, tarihin en eski ve ilk tek tanrılı dinlerinden biridir. Bugün dahi dünya üzerinde Zerdüştçülüğe inanan bir insan topluluğu yaşamaktadır. Zerdüştçülüğün ne zaman doğduğu hakkında bazı araştırma ve bahse konu olan tartışmalar var. Yapılan bu araştırma ve neticesinde elde edilen bilgi ve belgelerde 4.000 yıl önce İran ve Hindistan’da Zoroaster adlı bir Peygamber tarafından ortaya çıktığını göstermektedir.

Peki, Kimdir Bu Zoroaster?

Zoroaster

Zoroaster adı Yunancada Zarathustra olarak geçmektedir. Londra Üniversitesi Doğu ve Afrika Çalışmaları Okulu’nda Karşılaştırmalı Din Profesörü olan John Russells Hinnells’e (ö. 3 Mayıs 2018) göre, Zoroaster gökten dünyaya inen ve bakire olan 15 yaşındaki bir kızla çiftleşen kutsal bir ruhtan doğmuştur. Bu doğum sonrası bütün insanlık mutlu fakat şeytan ya da “Ahriman” öfkeliydi. Efsaneye göre, Zoroaster’in mükemmel olduğunu, doğduğu andan itibaren Tanrı ile konuştuğu söylenir. Ruh saflığı gibi Zerdüştlük öğretilerini de insanlara tanıtan birisi olmuştur. Öğretilerinden etkilenen Platon ve Sokrates gibi tarihin önemli filozofları, İran’a gelmek ve Zoroaster’in öğrencisi olan Magi’den bu öğretileri öğrenmek istediler. Zoroaster’in öğretileri o zamanlar oldukça düşündürücüydü ve herkesi etkilemekteydi.

Zerdüştlerin İnancı Nedir?

Zoroaster’in Gathas’ı olan Avesta adlı kitap Zerdüştler için kutsal bir kitap olarak benimsenmektedir. Yaratılıştan ölüme kadar olan yaşamın her yönünü bu kitapta bulabilirsiniz. Ancak gelin kitapta bazı önemli başlıkları yakından inceleyelim.

Zerdüştlük’de Yaratılışın Öyküsü

Zerdüştlük inancına göre Tanrı ölümsüzdür. Fakat şeytan ya da “Ahriman” ölümlüdür. Tanrıya göre, tıpkı iyiyle kötülüğün mutlu son hikayesi gibi yok olacaktır. Bu mit, Tanrı ve Ahriman’ın birbirlerinden ayrıldığını gösterir. Tanrı, Ahriman’ın varlığının her zaman farkında fakat Ahriman Tanrı’yı bilmiyor. Ahriman’ın Tanrı’yı gördüğü andan itibaren onu yok etmek istediği bilinir. Tanrı ona bir şans vermiş ve bu şansa uymasını istese bile reddetmiş. Bu yüzden Tanrı Ahriman’ı kötü addetti fakat yok etmedi. Ancak Ahriman’ı cehenneme gönderdi.

Zerdüştlük Dini Hakkında Bilgi

İlk Erkek ve Kadının Yaratılışı

İlk çift bir tohumdan yaratıldı ve bir bitki olarak büyüdü. Birleştirildiler ve cinsiyetlerini ayırt etmek imkansızdı. Daha sonra büyüyüp bir ağaç olduktan sonra Tanrı’nın isteğiyle insan oldular. Tanrı onlara sorumluluklarını anlattı fakat Ahriman onları yanıltmak için oradaydı. Ahriman onlara yalanı öğretti, ancak Zerdüştçülük’te yalan söylemek en kötü günah olduğundan Tanrı, kendi başlarına yaşamalarını söyledi.

Zerdüştler Ölüm Hakkında Ne Düşünüyor?

Zerdüştler, insanlar için gerçek yaşamın ölümden sonra geldiğine inanmaktadır. Ölen kişinin ruhu, hayatı hakkında düşünmek için üç gün boyunca vücudunun etrafında olacaktır. Bu üç gün boyunca ölen kişinin ruhu, diğer dünyaya, yaptıkları amellere göre yargılanacaktır. İyi bir insan olanlar cennete, kötü insanlar ise cehenneme gidecektir.

Sessizlik Kuleleri

Zerdüştler dünyayı saf bir doğa olayı gibi görürler. Ahriman’dan etkilenen ölüleriyle dünyayı kirletmezler. Bu nedenle, ölü bedenleri gömmek için Sessizlik Kuleleri’ni kullanırlar. Sessizlik Kuleleri hakkında daha fazla bilgi için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

Ayrıca Okuyun: Sessizlik Kuleleri (Dakhme), Yezd

Faravahar Nedir?

Faravahar Nedir?

Zerdüştçülük’de iyi bir insan olmak için insanların izlemesi gereken üç önemli kural vardır. Bir insanın iyi düşünceleri, iyi sözleri ve iyi işleri olmalıdır. Bu kurallar, Zerdüştçülük’de bilinen manevi ve sembolik bir figür olan Faravahar tarafından gösterilir. Zerdüştler, her bireyin doğumdan ölüme, o bireyin ruhunu ve bedenini yönlendiren Faravahar olduğuna inanırlar.

Persepolis, Behistun Yazıtı ve Yezd Ateş Tapınağı gibi antik yerlerde Faravahar’ın sembolünü görebilirsiniz.

Ateş Tapınağı, Yezd

Diğer dinlerde olduğu gibi, Zerdüştçülük’de de özel ibadet ve dualar vardır. Hristiyanlar kiliselere ve Müslümanlar camilere giderken, Zerdüştler ateş tapınağı dedikleri ibadethanelere giderler. Dünyadaki en önemli ateş tapınaklarından biri de Yezd’de bulunuyor.

Yezd, İran’ın orta kesiminde bulunan bir çöl şehridir. Bugün dahi bu şehirde Zerdüştler yaşamaktadırlar.

Ateş Tapınağı, Yezd

Zerdüştler bu ateş tapınağını kutsal olarak görüyorlar ve yanan ateşe “Atash Behram” diyorlar. Bu da “Muzaffer Ateş” anlamına gelmektedir. Yanan ateş, Zerdüştlükte en yüksek dokuz derecedeki yanan ateşten biridir ve hiç söndürülmedi. Ateş, M.S. 470’ten beri yanmaktadır. Ateş, Zerdüştlük inancında şerefli bir unsurdur, bu nedenle ateş yakmak Zerdüşt topluluğunun yaptığı önemli bir ayindir.

Ayrıca Okuyun: Ateş Tapınağı (Ateshkadeh), Yezd

Fedakarlık yapmak da aynı zamanda Zerdüştlük ayinlerinin önemli bir parçasıdır. İnsanlar Tanrı’ya olan saygılarını göstermek için fedakarlık gösterirler ve onun yardımını beklerler. Ahura Mazda için çoğunlukla koyun ve ineklerini keserek feda ederler.

Ahura Mazda Kimdir?

Ahura Mazda, Zerdüştçülük’deki bir Tanrı’nın adıdır.

Zerdüştçülük ve Sasani İmparatorluğu

Sasani İmparatorluğu döneminde, Zurvanism (Zerdüştçülüğün bugün inananı kalmamış bir dalıdır) önemli bir inançtı. Sasani İmparatorluğunun başlangıcında Magi (Pers Mitolojisinde Med kabilesinden bir rahip kastının adı) bu mezhebe karşıydı, daha sonra İran’da önemli bir inanç haline geldi. Sasani İmparatorluğu ülkedeki son İslam öncesi imparatorluktu. Bu güçlü imparatorluğun ilk kralı, imparatorluğunu Şiraz yakınlarındaki bir şehir olan İstahr’da kuran I. Erdeşir ya da Erdeşir-i Babekan (Sasani İmparatorluğu’nun kurucusu ve ilk hükümdarı) idi. Bu dönemde, Sasani İmparatorluğu Avrupa’dan Asya’ya yayıldı. Bu imparatorluğun İran kültürü üzerinde önemli bir etkisi vardır. Çünkü Sasani kralları edebiyat, bilim ve felsefeyi bu dönemlerde oldukça desteklemişlerdir. Platon’un eserlerinden bazıları o zamanın dili olan Pahlavi’ye çevrilmişti. Ayrıca bugün İran’da ziyaret edebileceğiniz pek çok güzel tarihi eser, Kirmanşah’taki Taq-e Bostan gibi yapılar vardır ve o döneme aittirler.

Bu inanç, İran’ın mimarisi ve sanatı gibi birçok yönünü de etkilemiştir.

Bu makale bir araştırma çalışmasıdır. Farklı kaynaklardan bilgiler derlenip damıtılarak yayına alınmıştır.

Yazıya ilişkin düşüncelerinizi yazabilir, merak ettiklerinizi sorabilirsiniz.

Yorumunuzu giriniz!
Lütfen adınızı buraya giriniz.